Milletimiz ufak bir aşiretten; anavatanda bağımsız bir devlet tesis ettikten başka Batı alemine, düşman içine girdi ve orada büyük müşkülat içinde bir imparatorluk vücuda getirdi.
Ve bunu, bir imparatorluğu altı yüz seneden beri büyük bir şevket ve azametle devam ettirdi. Buna muvaffak olan bir millet elbette yüksek siyasi ve idari niteliklere sahiptir. Böyle bir vaziyet yalnız kılıç kuvvetiyle vücuda gelemezdi.
Cihanın malumudur ki, Osmanlı Devleti pek geniş olan ülkesinde bir sınırından diğer sınırına ordusunu fevkalade sürat ile ve tamamen donanmış olarak naklederdi. Ve bu orduyu aylarca ve belki de senelerce iyi besler ve idare ederdi.
Böyle bir hareket yalnız ordu teşkilatının değil, bütün idari şubelerin fevkalade mükemmeliyetine ve kendilerinin kabiliyeti olduğuna delildir.
Atatürk'ün Ankara'da eşraf ve ileri gelenlerle konuşması
Bireyler fikir sahibi olmadıkça, haklarını idrak etmiş bulunmadıkça, kitleler istenilen istikamete, herkes tarafından iyi veya kötü istikametlere sevk olunabilirler.
Kendini kurtarabilmek için, her bireyin geleceği ile bizzat alakadar olması lazımdır.
Atatürk'ün Ankara eşrafı ve ileri gelenleriyle konuşması.
Bağımsızlık ve hürriyetlerini her ne pahasına ve her ne karşılığında olursa olsun, ihlale ve sınırlamaya asla müsamaha etmemek; bağımsızlık ve hürriyetlerini bütün manasıyla korunmuş bulundurmak; ve bunun için icap ederse son ferdinin son damla kanını akıtarak insanlık tarihini şanlı bir misal ile süslemek; işte bağımsızlık ve hürriyetin hakiki mahiyetini, geniş manasını, yüksek kıymetini vicdanında idrak etmiş milletler için esasi ve hayati prensip...
Ancak bu prensip uğrunda her türlü fedakarlığı her an yapmaya hazır ve kadir bulunan milletlerdir ki, medeni insanlığın hürmet ve riayetine layık bir toplum olarak değerlendirilebilirler.
Atatürk'ün Afganistan kralı Emanullah ve kraliçe Süreyya şerefine verilen ziyafette yaptığı konuşmadan...
Gazeteciler gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır.
Atatürk'ün Eskişehir'de Sakarya gazetesi başyazarına söyledikleri.
Ey genç!
Bütün memleketin gençliğine tercüman olan kıymettar sözlerinden fevkalade memnun oldum. Hakikatin ifadesi olan Giresun gençliğini tebrik ederim.
Afyonkarahisar, Dumlupınar'da sizin uşaklardan da vardı. Bundan dolayı müsterih ve memnun olabilirsiniz. Bu sözleri söyleyen gençlikle memleket iftihar edecektir.
Bu memleketin gençliği, hakkımda pek büyük teveccüh gösterdi.
Bu kadar layık olduğumu bilmiyordum.
Atatürk'ün Giresun'da gençlerle yaptığı sohbetten
