Yıllar
Konular
Favoriler

Azerbaycan bayrağının Türkiye bayrağının yanında, Türkiye semasında dalgalanışını görmek bütün milletimiz için büyük bir bayramdır.

Mustafa Kemal Atatürk - 18 Ekim 1921
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Azerbaycan hakkında

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 12. Cilt, s.51

İstanbul'a benden çok çok selam. Yakında birbirimizi kucaklarız.

Mustafa Kemal Atatürk - 29 Eylül 1922

Atatürk'ün İstanbul'da yayınlanan Vakit Gazetesi başyazarına verdiği demeçten.

İstanbul, 1 yıl sonra, 6 Ekim 1923'de kurtuldu.

Atatürk, cumhuriyetin kuruluşundan sonra İstanbul'u ilk kez 1 Temmuz 1927’de ziyaret edebildi.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 13. Cilt, s.355

Aziz Manisalılar, ben Manisa'yı yangınlar içinde, harap ve türap bir halde görmüştüm. Muhterem Manisalılar, ben sizi karanlıktan, ateşten, esaretten henüz kurtulduğunuz bir zamanda görmüştüm.

Fakat o günkü halleri, itiraf ederim, hakiki üzüntüyle karşılamadım. Gerçi siz zalim bir taarruzun şiddetli darbelerinden henüz kurtulmuştunuz. Fakat ben emindim ki, bu kadar şiddetli darbeler insanların inançlarını takviye eder.

Kabiliyeti, cevheri olan bir millet öyle darbelerden uyanıklık kazanır. Maziye nispeten geleceğini daha çok parlak yapabilir.Muhterem arkadaşlar, felaketler insanları, akılları başında olan milletleri daima azimkar, iyi hamlelere sevk eder ve işte siz de o hamleleri yapmaktasınız.

Mustafa Kemal Atatürk - 10 Ekim 1925

Atatürk'ün Manisa'da halka yaptığı konuşmadan...

Yunan ordusu kaçarken, Atatürk'le beraber 5 Eylül 1922'de Manisa'ya giren Ruşen Eşref Ünaydın, Alaşehir'de gördüğü korkunç manzarayı 2. ve 3. görseldeki sözlerle ifade edecekti.

1922 Alaşehir yangını, Yunan ordusu tarafından geri çekilme sırasında başlatıldı ve 3 Eylül 1922'den 5 Eylül'e kadar devam etti.

Yangın ve katliamlar sonucu 3,000 kadar sivil öldü ve şehirdeki 4550 evin sadece 100 tanesi kurtulabildi.

300 kadar Türk çocuğu ve bir o kadar kadın, Yunan askerleri tarafından kurşuna dizildi.

38.000 nüfuslu Alaşehir'in nüfusu 4.000'e düştü...

Yangın sırasında dükkan ve evlerde yağma başladı ve yangından kaçmaya çalışan siviller Yunan askerleri tarafından vuruldu. Türk kadınlarına sıklıkla tecavüz edildi.

İngiliz raporuna göre 72 kadın diri diri ateşe atılarak yakıldı.

Orada bulunan Kızılhaç görevlisi 2 Amerikalı şunları yazmıştı:

Her ikimiz 1916 yılından beri birçok felaketlere tanık olduk. Şimdiye kadar buradaki harabelere yaptığımız ziyaretler kadar acı verici bir görevle karşılaşmadık. Hiçbir yerde halkın yüzlerinde okunan korku ve dehşet izlerine benzer acıklı bir görünüşe rastlamadık. Bu görünüş karşısında istemeyerek Pompei ve Mesina harabelerini hatırladık. Fakat bu iki şehrin harap oluşu doğal sebeplerden olduğu halde savaş meydanından çok uzaktaki Alaşehir ve civarının tahribatı, olayları gözleriyle görenlerin tanıdıklarına ve söylediklerine göre yirminci yüzyılın ortasında Hristiyanlar tarafından planlı bir biçimde yapılmıştır.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 18. Cilt, s. 50

Bazı yerlerde çok fena hapishaneler görülmüştür.

Denizli'de birkaç yüz mahpus, ancak diz dize oturabilecek kadar dar ve fena bir yerde ömür sürmeye mahkumdu.

İyi hapishaneler yapılması masraf ve zaman işi olmakla beraber, bir mahpus için en az lazım olan satıh ve hacim sıhhiyecce tespit edilerek bu izdihamın her yerde önlenmesi mümkündür.

Mustafa Kemal Atatürk - 1931

Atatürk'ün 26 Ocak-2 Mart 1931 yılında yaptığı yurtiçi gezisinden notları.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 25. Cilt, s.36

Gece karanlıkta yaralıları dolaştığım sırada Mehmet Çavuş adında birinin düşmana hücum sırasında elindeki silahının kullanılmaz hale gelmesi üzerine hücuma taşla devam ettiğini anladığımdan, özendirmeye örnek olacağı düşüncesiyle, derhal adı geçenin orada nişanla ödüllendirilmesini arz ve istirham ettim.

Mustafa Kemal Atatürk - 1915

Arıburnu Muharebeleri Raporu'ndan

Atatürk'ün Madam Corinne'e yazdığı mektupta "Ben burada kalarak Mehmet Çavuş'a şeref kazandırmayı tercih ettim" dediği Bigalı Mehmet Çavuş Çanakkale Savaşı kahramanıdır.

Savaş sırasında Mehmet Çavuş'un tüfek namlusu parçalara ayrıldı, bu yüzden kırık tüfeğini düşmana fırlattı ve bunun yerine onlara taşlarla saldırmaya başladı. Bu saldırısı sonrası başından ve sağ göğsünden yaralandı.

Osmanlı ve Türk askeri için kullanılan “Mehmetçik” kelimesinin Mehmet Çavuş'tan geldiği düşünülmektedir.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 1. Cilt, s.282

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında