Yıllar
Konular
Favoriler

Medeniyet yolu insanlık yoludur. Medeniyetin icaplarını yerine getirmek insan olmanın şartıdır.

En doğru, en hakiki tarikat medeniyet tarikatıdır.

Medeniyet yolu, şüphesiz, uzun ve yorucudur.

Medeniyetin karşısına Orta Çağ kafası ile çıkılmaz. Medeniyet karşısında direnilemez.

O kendisine uymayanları kendisine lakayt olanları mahveder, yakar.

Mustafa Kemal Atatürk
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Medeniyet hakkında

Kaynak: Tarık Zafer Tunaya, Devrim Hareketleri İçinde Atatürkçülük s. 138

Hamidiye Kruvazörü, maziden yadigar kalan donanma kısımları içinde, Türk Cumhuriyeti'nin denizlerde faaliyete geçen ilk gemisi oldu.

Beş seneden beri hasretini çektiğim deniz hayatını bana yaşatan bu gemi oldu.

Türk Donanması kumanda ve zabitan heyetini bu gemide ve buna refakat eden Peykişevket Torpido Kruvazö­rü'nde tanıdım.

Mustafa Kemal Atatürk - 20 Eylül 1924

Atatürk'ün Hamidiye Kruvazör'ü hatıra defterine yazısı.

1903 yılında Osmanlı Donanması'na katılan Hamidiye Kruvazörü Rahmetli Rauf Orbay komutasında olarak Balkan Savaşı'nda (1912-1913) müstesna bir tarih yaratmıştı: Yunan donanmasım kuvvet ayırımına zorlamak amacıyla Ege, Doğu Akdeniz ve Adriyatik Denizi'ne açılan bu gemi, düşman üslerini bombalayıp asker yüklü gemilerini batırmaktan başka şerefli bayrağımı zı Akdeniz'de dolaştırarak devlete büyük itibar sağlamış ve silahlı kuvvet birlikleri içinde tek muzaffer Türk birliği olarak yurda dönmüştü.

Hamidiye kruvazörünün Cumhuriyet dönemindeki hizmetleri de büyüktü: Cumhuriyetin ilanıyla beraber denize çıkıp Akdeniz, Ege Denizi, Marmara ve Karadeniz'de Büyük Türk Milletiyle donanması arasındaki ilk bağlantıyı kurmuş; silahlı kuvvetler içinde ilk Kara-Deniz birleşik çalışmasını temsil etmişti.

Atatürk, 1924 yılındaki Karadeniz gezisini Hamidiye Kruvazörü'nde gerçekleştirdi.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 17. Cilt, s.36

Bu kıymetli diyarın en yüksek makam ve vazifesini kazanmış ve üstlenmiş olmanızdan dolayı sizi tebrik ederken, gelişmesini daima alaka ve muhabbetle takip edeceğim Hatay'daki faaliyetinizde muvaffakiyetinizi temenni eyler ve Hatay'ın yeni idare altında pek çok saadet ve refahlar görmesini yürekten dilerim.

Mustafa Kemal Atatürk - 4 Eylül 1938

Hatay Devlet Başkanı seçilen Tayfur Sökmen'e gönderdiği telgraf.

Tayfur Sökmen, 1892 yılında Adana'da doğdu. Rüştiyeyi bitirmiş, ayrıca hususi eğitim almıştır. 2. Kolordu emrinde Kuvâ-yi Milliye komutanlığı, Hatay Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti temsilciliği, İskenderun ve havalisi Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruculuğu ve başkanlığı, Antakya-İskenderun muaveneti İçtimaiye cemiyeti başkanlığı, Hatay Erkimlik Cemiyeti Reisliği yapmıştır.

Milli Mücadele sırasında Hatay'da Fransızlara karşı direnişi örgütledi.

1937'de Milletler Cemiyeti'nin Hatay için kabul ettiği anayasadan sonra kurulan Hatay Devleti'nin ilk ve tek devlet başkanı seçildi. Bu görevi, Hatay 29 Haziran 1939'da Millet Meclisi'nin kararıyla Türkiye'ye katılma kararı alıncaya kadar sürdürdü.

Hatay'ın Türkiye'ye katılması sonrasında TBMM'ye giren Sökmen, 1943, 1946, 1950, 1954 ve 1957 genel seçimlerinde Hatay milletvekili seçildi. 1961'de Cumhuriyet Senatosu'na seçilen Sökmen, 1975'te yaş haddinden emekliye ayrıldı.

Tayfur Sökmen, 3 Mart 1980 tarihinde İstanbul'da vefat etti.

Tayfur Sökmen, Hatay'ın Türkiye'ye katılmasında önemli rol oynayan bir lider olarak kabul edilir. Hatay'ın kurtuluşu için verdiği mücadeleden dolayı kendisine "Hatay'ın Fatihi" unvanı verilmiştir.

Sökmen'in çocukları arasında eski TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu ve eski Hatay milletvekili Bahir Sökmenoğlu da bulunmaktadır.

Tayfur Sökmen'in 21 akrabası 6 Şubat 1923 depreminde hayatını kaybetti.

Mekanı cennet olsun...

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 30. Cilt, s.264

Eğitimin milli, laik ve tek mektep esasına dayalı olması prensibimizdir.

Terbiyede hedefimiz, milli cemiyetin medeni ve toplumsal kıymetini yükseltecek ve iktisadi kudretini artıracak vatandaşlar yetiştirmektir.

İlk tahsilin parasız ve mecburi olması esasının en kısa müddet zarfında bilfill tahakkuk ettirilmesini birinci derecede önemle takip ediyoruz.

Mustafa Kemal Atatürk - 22 Ekim 1927

CHP'nin 1927 Kongresinde kabul edilen ve Atatürk'ün kürsüden okuduğu beyannamesi...

Tek mektep sistemi eğitimin merkezileştirmesi yani her kesimin kendi kafasına göre okul açmaması anlamına geliyor.

Cumhuriyet dönemininin en önemli eğitimcilerinden Kazım Nami bunu şu şekilde ifade ediyor:

“Biz varlık mücadelesi yaparken, umumi harpten yeni çıkmış milletler ortaya “tek mektep” nazariyesini attılar. Bilhassa Ruslar, tek mektebi fiilen tatbike başlamıştı. Tek mektep sistemi tam manasıyla demokrat bir devlet idaresinin prensiplerine dayanıyordu. Çünkü çeşitli sosyal sınıflar arasında büyük savaşın getirdiği anlaşma ve kaynaşmanın yeni bir eğitim sistemiyle esaslaştırılması zaruri görülüyordu"

Maarif Vekili Esat Bey ise 13.12.1931 tarihli genelgesinde eğitimin amacını; her Türk çocuğunu rejimin psikolojisi ve ideolojisini tamamen kavramış, Cumhuriyet için fedakarlık yapabilecek unsurlar olarak yetiştirmek şeklinde tanımlamaktadır.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 22. Cilt, s.39

Ben şahsen hiçbir milletten, hükümetinin hatalarından dolayı nefret etmeye devam edemem.

Mustafa Kemal Atatürk - 22 Aralık 1922

Atatürk'ün İngiliz gazeteci Grace M. Ellison'la mülakatından.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 14. Cilt, s.193

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında