Yıllar
Konular
Favoriler

Bu adamlar, filmde gördüğümüz gibi tiyatral bir atılışla işe girişti. Bugün Almanya'nın bütün askeri gücü onun elinde. Yarın savaşa girişecekler. O ve onun taklitçisi Mussolini savaş hazırlıkları ile meşguller.

Evet, savaşı başlatacaklardır, çünkü asker değiller, savaş nedir bilmezler. Savaş bir felakettir, hele bu iki müttefik için kesin ölümdür. Tarih Almanya'ya öyle bir toprak vermiştir ki, daima iki ateş arasında kalmaya mahkumdur.

Körü körüne hesapsız, kitapsız bir kendine güvenme, tamamen mekanik bir ordu sistemi, ilk hamlede korkunç bir kuvvet etkisi yapacaktır.

Fakat bir kere bir tarafı sakatlandı mı, darmadağın olacak, o çalışkan millet yere serilecektir.

Ortada ne Hitler, ne örgütü kalacaktır. Mussolini'den ise söz etmeye hiç gerek yoktur, efendisinin ortadan kalktığı gün, o da yok olacaktır.

Mustafa Kemal Atatürk
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Atatürk'ün Hitler ve Mussolini hakkındaki görüşleri

Ali Canip Yöntem anlatıyor: Atatürk bir akşam konuklarına dedi ki: “Hitler bana bir film yollamış, yukarı çıkalım da seyredelim.”

Atatürk ortaya bir mesele attığı zaman, o mesele hakkında kendi fikrini söylemeden etrafına sormak âdeti idi. Film bitince, “nasıl buldunuz” diye sordu. Herkes kendi fikrini açıkladıktan sonra Atatürk bu sözleri söyledi.

Kaynak: Ali Canip Yöntem, Yeni Türk Edebiyatı Üzerine Makaleleri s.816-817

Temiz duygularınızı bildiren tel yazınızı aldım. Mazhariyetiniz münasebetiyle memleketimiz ve Türk kadınlığı hakkındaki saygılı intibalarınızdan ve şahsıma dair kalbi sözlerinizden mütehassis oldum. Donanmış olduğunuz maddi ve manevi kıymet ve fazilet içinde mesut olmanızı dilerim kızım.

Mustafa Kemal Atatürk - 2 Eylül 1932

Atatürk'ün "Dünya Güzeli" seçilen Keriman Halis'in kendisine gönderdiği telgrafa verdiği yanıt...

1932 yılının 'Dünya Güzellik Yarışması', 31 Temmuz'da Belçika'da düzenlendi. Bu yarışmaya 28 farklı ülkenin güzellik temsilcileri katıldı. Jüri, 'Türkiye Güzeli' olarak seçilen Keriman Halis'i 'Dünya Güzellik Kraliçesi' olarak ilan etti. Bu karar, Belçika ve Avrupa basını tarafından büyük bir olumlu tepkiyle karşılandı ve Türk kızının bu prestijli unvana layık görülmesi, Türkiye genelinde büyük bir bayram coşkusu yarattı.

Güzellik kraliçesi yarışmalarına bilhassa önem veren Atatürk de, bu mutlu sonuçtan büyük bir memnuniyet duymuş ve 3 Ağustos günü Cumhuriyet Gazetesi'ne uzun bir demeç vermişti.

Gazetedeki demecinde Keriman Halis'ten "Keriman Ece" olarak bahseden Atatürk, Sirkeci Garı'nda kraliçeler gibi karşılanan 'Dünya Güzellik Kraliçesi' Keriman Halis'e, yurda döndükten sonra "Ece" soyadını verdi.

Keriman Ece, Atatürk'e aşağıdaki telgrafı çekmişti:

On beş günden beri memleketimden hiçbir haber alamamıştım. Bugün Paris sefaretimizde layık olmadığım kıymettar iltifatınızı gazetelerde gördüm. Meserretimden ağladım.

Bu muvaffakıyyetim sizin memleket kadınlığına telkin ettiğiniz fikirlerin eseridir.

Tanrının sizi üzerimizden eksik etmemesi temenniyetini yad etmekteyim. İhtiramatımın kabulünü rica ederim efendim."

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 25. Cilt, s.403

Efendiler! Bir millet mevcudiyeti ve hakları için bütün kuvvetiyle, bütün fikri ve maddi kuvvetleriyle alakadar olmazsa, bir millet kendi kuvvetine dayanarak mevcudiyet ve bağımsızlığını temin etmezse, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz.

Mustafa Kemal Atatürk - 28 Aralık 1919

Atatürk'ün Ankara'da eşraf ve ileri gelenlerle konuşması

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 6. Cilt, s.30

Memleketimizde yaşayan Müslüman olmayan unsurların başına ne gelmiş ise, kendilerinin yabancı entrikalarına kapılarak ve imtiyazlarını suistimal ederek vahşiyane surette takip ettikleri ayrılma siyaseti neticesidir.

Mustafa Kemal Atatürk - 28 Aralık 1919

Atatürk'ün Ankara'da eşraf ve ileri gelenlerle konuşması

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 6. Cilt, s.28

Çok şükür askerlerim pek cesur ve düşmandan daha kuvvetlidirler. Bundan başka içsel inançları çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylaştırıyor.

Hakikaten onlara göre iki semavi netice mümkün: Gazi veya şehit olmak.

Bu sonuncusu nedir bilir misiniz? Dosdoğru cennete gitmek.

Mustafa Kemal Atatürk - 3 Temmuz 1915

Atatürk'ün Çanakkale Savaşı sırasında Madam Corinne'e yazdığı mektup.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 1. Cilt (2003), s.228

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında