Memlekete yabancı nüfuz ve hakimiyeti kısmen ve fiilen girmiştir. Padişah 2. Abdülhamid zevk ve saltanatına düşkün, her aşağılığı yapabilecek iğrenç bir şahsiyettir.
Millet zulüm ve istibdat altında mahvoluyor. Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok oluş vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir.
Vatan ve Hürriyet Cemiyeti, Selanik Şubesi açılışı sırasında Atatürk'ün yaptığı konuşmadan...
Lozan'a gönderdiğimiz delege heyeti ve onun başındaki arkadaşımız o kadar kıymetli ve kuvvetlidir ki, davamızı açıklıkla kavramış müdafaa vasıtalarını o kadar güzel hazırlamıştır ki, kimsenin hayallere sapmasına imkan kalmayacaktır.
Atatürk'ün Bursa Şark Sineması'nda halka yaptığı konuşmadan
Biz, belki burada bulunanların tamamı dünyaya geldiğimiz zaman bu topraklar üzerinde yaşayanlarla beraber, kahredici bir istibdadın pençesi içinde idik.
Ağızlar kilitlenmiş gibi idi. Öğretmenler, mürebbiler yalnız bir noktayı kafalara yerleştirmeye mecbur tutulmakla idi: Benliğini, her şeyini unutarak bir heyulaya boyun eğmek, onun kulu, kölesi olmak.
Bununla beraber, hatırlamak lazımdır ki, o tazyik altında dahi, bizi bugün için yetiştirmeye çalışan hakiki ve fedakar öğretmenler ve mürebbiler eksik değildi.
Onların bize verdikleri feyiz elbette esersiz kalmamıştır.
Atatürk'ün Samsun'da öğretmenlere yaptığı konuşmadan...
Basın özgürlüğünden meydana gelecek fenalıkları ortadan kaldıracak tesirli vasıta, asla geçmişte zannedildiği gibi basın özgürlüğünü bağlayan bağlar değildir.
Aksine, basın özgürlüğünden doğacak sakıncaları giderme vasıtası yine bizzat basın özgürlüğüdür.
Dahili vaziyetimizdeki iyileşme ve sağlamlık sayesinde cihanın genel vaziyeti hergün daha fazla lehimize gelişmektedir.
Bu gelişmelerden, milletimizin bekasını ve bağımsızlığını temin edecek maddi neticelerin çıkarılması zamanını pek uzak görmüyorum.
Atatürk'ün kendisine "Genel vaziyetimizi nasıl görüyorsunuz efendim" diye soran Ruşen Eşref'e verdiği cevap.
