Yıllar
Konular
Favoriler

Savunma için silahlanmaktan başka yol yoktur. Milletin şerefi, haysiyeti, özgürlüğü, bağımsızlığı gerçekten tehlikeye düşmüştür.

Bu felaketten kurtulmak gerekirse, vatanın son ferdine kadar ölmeyi göze almasına bağlıdır.

Mustafa Kemal Atatürk - 26 Mayıs 1919
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Atatürk'ün Havza'da halka hitabesinden

Kaynak: Türk Dünyası Araştırmaları, Dr. Ahmet Semerci - Mustafa Kemal Paşa'nın Havza'daki Çalışmaları, Cilt: 121, Sayı: 283 s.86-87

Mukaddes topraklarımızı çiğneyerek Ankara'ya girmek ve memleket bağımsızlı­ğının fedakar muhafızı olan ordumuzu imha etmek isteyen Yunan ordusu yirmi bir gün devam eden pek kanlı muharebelerden sonra Hakk'ın yardımıyla mağlup edilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk - 14 Eylül 1921

Atatürk, Sakarya Meydan Muharebesi'nin kazanıldığını millete beyan ediyor.

19 Eylül 1921 günü Mustafa Kemal'e TBMM tarafından Gazilik unvanı ve Mareşallik rütbesi verilmiştir.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 11. Cilt, s.390

Ülkede sağlam ve yeni bir hukuk sistemi kurma düşüncesinde olan seçkin hukukçularla beraber, acı özlemi tekrar ve tespit edelim.

Milletin en az üç yüz yıldan beri olan ilerleme atılımları, şimdiye kadarki yetersiz hukuk sistemiyle ve hukukçularla engellenmiştir.

Bu yarayı iyileştirmek gereklidir.

Mustafa Kemal Atatürk - 1925

Atatürk'ün hukukla ilgili notlarından

Kaynak: Atatürk'ün Not Defterleri, ATASE, 12. Cilt, s. 20

Gençliğin çalışkan, hassas ve milliyetçi yetişmesi esas dileklerimizdendir.

Mustafa Kemal Atatürk - 25 Nisan 1933

Atatürk'ün Milli Türk Talebe Birliği Kongresi'ne yazdığı mektuptan

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 26. Cilt, s.155

Türkiye Cumhuriyetinde kimsesiz bir birey yoktur. Cumhuriyet, böyle bir kavramı asla kabul edemez.

İnsan hakları, yasalarımızın güvencesi altındadır. En güçsüz ve en kimsesizlerin yardımcısı devlet ve onun kamu hukuku temsilcileri olan Cumhuriyet Savcılarıdır.

Kendilerini kimsesiz görenlerin, yanlarında her an haklarını aramakla görevli Cumhuriyet Savcıları bulunduğunu asla unutmamaları ve bundan emin olmaları gerekir.

Mustafa Kemal Atatürk - 9 Ekim 1925

Atatürk'üm Cumhuriyet savcılarına seslenişinden.

Lozan'da doktora yaptıktan sonra Atatürk tarafından "Hukuk Reformu yapmakla" görevlendirilen Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt, savcılar için "Cumhuriyet Savcısı" unvanının isim babasıdır.

Atatürk'ün huzurunda "Hukuk Reformu" için fikir fırtınası yapılırken, Mahmut Esat Bozkurt çok tepki alır ve sıkıştırılır:

"Neden sadece savcılara Cumhuriyet Savcısı denilir?

- Cumhuriyet Başbakanı,

- Cumhuriyet Bakanı,

- Cumhuriyet Müsteşarı,

- Cumhuriyet Valisi,

- Cumhuriyet Büyükelçisi olmuyor da,

Neden Cumhuriyet Savcısı?

Savcılara neden bu imtiyaz?

Atatürk, Bozkurt'a "Ne diyorsun?" diye sorar.

Bozkurt'un cevabı çok net olur:

"Çünkü öyle zaman olur ki, cumhuriyeti korumak için başbakandan, bakandan, müsteşardan, validen, büyükelçiden bile hesap sormak gerekebilir. İşte o hesabı soracak olan Cumhuriyet Savcısı'dır."

Atatürk, gülümseyerek hoşnut kaldığını belli eder. "Devam et Bozkurt" der.

Cumhuriyet Savcısının bu cumhuriyeti korumak ve kollamak yetkisi hukuk reformuna ve Atatürk'ün yorumuna kadar uzanır.

Kaynak: Doç. Dr. Ali Birinci, Yeni Türkiye Dergisi, Cumhuriyet Özel Sayısı I, 1998, s. 23-24

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında