Merkezi hükümetin takip ettiği gerici gidiş ve son zamanlarda aldığı mutlakiyet konumu mevcut endişe ve heyecanı şiddetlendirmeye sebep olduğu gibi, mebusan seçimlerinin icrasında ihmalkarane hareketi, barışın aleyhimizde olan bütün icaplarını kabul ve millete bir emrivaki tarzında takdim edeceğini göstermekte ve şu halde Sulh Konferansı'na verdiği nota icabınca Toros'un ötesindeki vilayetlerimizin kaybı ve Aydın vilayetinde kabul ettiği sınırın batı sahil kısımları ve memleketin muhtelif işgal edilmiş topraklarının maazallah kaybedilmek tehlikesi bütün çıplaklığıyla hissedilmekte olduğundan Meclisi Mebusan'ın seçilmesiyle, milletin, mukaddes haklarını kullanmasına ve irade ve kudretini göstermeye meydan kalmadan böyle bir tehlikeli vaziyet karşısında tedbirler almak ve hakları müdafaa eylemek ve keza halkı silahlandırmak ve yekdiğeri aleyhinde kıyam ve kıtale teşvik alçakça cinayetine teşebbüs ettiği elde edilmiş olan belgelerle reddedilemez bir şekilde tahakkuk eden merkezi hükümet ile her türlü tedbirlere rağmen mevkiini muhafaza ettiği müddetçe münasebetler kesilmekle, şayet bu müddet ve şu hal devam edecek olursa, memleketin idaresi ve aynı zamanda hasıl olması muhtemel yeni vaziyetlere karşı, milletin mukadderatının kararlaştırılması ve tespiti için bir genel kongrenin fevkalade olarak yapılmasına ihtiyaç hasıl olması muhtemeldir.
Atatürk'ün, Sivas'tayken Erzurum Kongresi'ne davet için yazdığı metin.
Tarihin en karanlık günlerinde sihirli kalemiyle daima Türk milletinin hakkını teyit ve müdafaa etmiş olan büyük üstad için, Türk milletinin beslediği derin, sarsılmaz sevgi hislerine, Kurtuluş Savaşı'nda şehit düşen erkeklerimizin yetim bıraktığı kızlarımız tarafından gözyaşları arasında dokunmuş olan bu halı tanıklık edecektir.
Atatürk'ün, Ankara Anlaşması'ndan sonra ünlü eşcinsel Fransız yazar Pierre Loti'ye yazdığı mektup. Kendisine mektupla beraber bir de halı hediye edilmiştir.
Pierre Loti, Fransa'nın en büyük gazetelerinde daima Türkleri savundu ve haklı olduklarını ispatlayarak yazılar yazdı. 1913 yılında Turquie Agonisante (Can Çekişen Türkiye) adlı kitabında yine Türkiye'yi savundu.
Ankara Anlaşması (20 Ekim 1921), TBMM ve Fransız Hükûmeti arasında imzalandı. Bu anlaşmayla Türk millî emellerinin haklılığı ilk defa olarak İtilaf devletlerinden birisi tarafından da resmen haklı görüldü ve onaylandı.
Ankara Anlaşması ile İtilaf Devletleri Cephesi bozuldu ve yeni Türk Devleti, Fransa tarafından tanındı. Bu anlaşma sonunda Güney Cephesindeki savaş resmen sona erdi ve Türkiye'nin Güney sınırı belirlendi.
İstanbul'da Eyüpsultan ilçesindeki Pierre Loti Tepesi ismini bu yazardan alır ve 1934 yılında Pierre Loti Tepesi olarak değiştirilmişti.
Bazen hiç umulmadık adamdan ben çok şeyler öğrenmişimdir.
Hiçbir fikri aşağı görmemek lazımdır.
Sonunda kendi fikrimi tatbik edecek bile olsam, ayrı ayrı herkesi dinlemekten zevk alırım.
Salih Bozok anlatıyor: ''Fikirleri kendisince hiçbir değeri olmayan kimselerle görüştüğünü çok görmüşümdür. Hatta bir defasında dayanamayıp: 'Paşam,' dedim, 'şu fikir danıştıkların arasında öyleleri var ki şaşıyorum. Bunların fikirlerine nasıl olsa sonunda katılmayacaksın. Ne diye birer birer çağırıp karşında söyletirsin?
Atatürk bu cevabı verir.
Biz kimsenin düşmanı değiliz.
Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.
Cumhuriyet Halk Partisi cumhuriyetçi, laik, halkçı ve milliyetçidir ve milletin iktisadi menfaatlerini temin etmeyi birinci derecede önemli sayar.
İşbu esaslar partimiz için bütün siyasetinde ve bütün kanunların konulmasında ve tatbikinde hakimdir.
CHP'nin 1927 Kongresinde kabul edilen ve Atatürk'ün kürsüden okuduğu beyannamesi
