Yıllar
Konular
Favoriler

Tarihi hadiselerin etkenleri başlıca siyasi, askeri, toplumsal ve iktisadi olabilir. Çoğunlukla bu etkenler karışık olarak tesirlerini gösterir. Şüphe yok ki bütün bu etkenler çok mühimdir.

Fakat bence bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla, yükselmesiyle, düşkünlüğüyle alakadar olan en mühim etken, milletin ekonomisidir.

Mustafa Kemal Atatürk - Ağustos 1930
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Tarih hakkında sorular ve cevaplar

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 24. Cilt, s.17

Millet fertleri arasında nifakı değil, birlik ve beraberliği sağlamaya; birbirinden intikam alına hissiyatını doğurtmaya değil; istibdat ve zulüm devrinin kiri olan fena hislerin kalplerden atılmasına yarayacak olgunlukta akıllıca makaleler yayımlanmasına gayret edilse gazetenizin şerefi yükselir, hizmeti faydalı olur.

Mustafa Kemal Atatürk - 29 Ekim 1908

Atatürk'ün Bingazi'de bulunduğu sırada Hanya'da (Girit adası) yayınlanan İstikbal gazetesine yazdığı mektuptan...

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 1. Cilt, s. 33

Askerlikte bir kaide vardır. Düşmanın harp cephesi çok kuvvetli olursa onu parçalamak lazım gelir. Biz milli mücadeleye başlarken karşımızda iki düşman vardı: Biri dahili düşman ki, bunu İstanbul hükümeti temsil ediyordu; diğeri harici düşmanlar ki, bunu da yabancı İşgal kuvvetleri teşkil eyliyordu.

Her iki düşman ile aynı zamanda mücadele etmek imkansızdı. Tabii olarak ilk önce harici düşmanlara karşı vaziyet aldık. Milli mücadele zafere ulaştıktan ve Lozan barışı imzalandıktan sonra da, dahili düşmanları tasfiye etmeye başladık.

Dahili düşmanları da parça parça ayırmak. sı­raya koymak. en mühim olanları ilk önce bertaraf etmek, ondan sonra diğerlerini ele almak icap ederdi. Yaptığımız budur

Mustafa Kemal Atatürk - 5 Şubat 1924

istanbul'da gazetecilerle beraber yenen yemekte anlattıkları.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 16. Cilt, s.207

Dilinin yabaniliği ve delice düşünceleri karşısında midem bulandı.

Mustafa Kemal Atatürk

Lord Kinross kitabında anlatıyor:

Atatürk, Hitler konusunda Nazi aleyhtarı bir Alman dostunun söylediklerini yerinde buluyordu. Buna göre kendi diktatörlüğü bir milleti kölelikten kurtarmış, Hitler’in diktatörlüğü ise, özgür bir milleti köle haline getirmişti.

Mustafa Kemal, Alman diktatörünü bir seyyar tenekeciye benzetirdi.

Kavgam’ı okuduktan sonra da bu sözleri söylemişti.

Kaynak: Lord Kinross, Atatürk, s.514

Millet ve ordu, padişah ve halifenin hıyanetinden haberdar olmadığı gibi, o makama ve o makamda bulunana karşı asırların kökleştirdiği dini ve ananevi bağlarla bağlı ve sadık.

Millet ve ordu kurtuluş çaresi düşünürken bu miras kalmış alışkanlığın sevkiyle kendinden evvel yüce hilafet ve saltanat makamının kurtuluşunu ve dokunulmazlığını düşünüyor.

Halife ve padişahsız kurtuluşun manasını anlamak kabiliyetinde değil.

Bu inanca muhalif fikir ve görüş ortaya koyacakların vay haline!

Derhal dinsiz, vatansız, hain, reddolunmuş olur...

Mustafa Kemal Atatürk - 1927

Atatürk, 1. Dünya Savaşı'nın bitimi ve Samsun'a çıktığı gün genel durumu anlatıyor.

Nutuk

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. Cilt, s. 29

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında