Yıllar
Konular
Favoriler

Uzun yıllar emperyalizm, Avrupa'ya hakim oldu.

Ancak emperyalizm ölüme mahkumdur.

Bunun cevabını, Almanya'nın, Avusturya'nın, Rusya'nın ve geçmişteki Türkiye'nin yıkılışında bulursunuz.

Mustafa Kemal Atatürk - 13 Temmuz 1923
Buraya tıklayarak sayfayı yenileyin ve her yenilediğinizde Atatürk'ün bir başka sözüyle karşılaşacaksınız
X

Atatürk'ün The Saturday Evening Post gazetesi yazarı Isaac Marcosson'la röportajı

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 16. Cilt, s.37

Canımızı, namusumuzu almak üzere Haymana ovalarına kadar gelen düşman efradı esir düştükleri zaman alicenap askerlerimizden ilk istirham nidası olarak bir par­ça ekmek istemeleri manzarası, mağrur düşmanlarımızın akıbetini gösteren manidar bir levhadır.

Mustafa Kemal Atatürk - 14 Eylül 1921

Atatürk'ün Sakarya Meydan Muharebesi bittikten hemen sonra yayınladığı Millete Beyanname'den bir parça

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 11. Cilt, s. 391

Askerimizin çoğu, herhalde İzmir'e gitmek istediği için, deniz kıyısına varmadıkça kanmamış, durmamıştır. Çünkü ona verilen emir, "Akdeniz'e!" idi.

Türk askerinin sinesi yalnız azim ve inançla doludur. O, göründüğü gibi perişan değildir. O, kabuğu siyah ve içi bembeyaz olan kestaneye benzer; yani bir cevherdir. Onunla hasbıhal ederseniz, onun mayasını, tabiatını anlar, öğrenirsiniz; fakat biliniz ki, o herkese de açılmaz.

Derdine aşina çıkabilirseniz görürsünüz ki, cahil sandığınız o "Mehmet" neler bilir, kalbinde ne büyük emeller, fikirler besler! Onun için iddia ederim ve son hakikatle ispat ediyorum ki, harpte zafer, azim ve inancı kuvvetli olan tarafındır! Ve biz onunla muzaffer olduk. İşte siz gençler, onu takviye ediniz.

Mustafa Kemal Atatürk - 21 Ekim 1922

Atatürk'ün, Bursa'da İstanbullu gençlere yaptığı konuşmadan

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri 14. Cilt, s.27

Muharebe meydanında 1. Kolordu Kumandanı ve Güney Ordusu Kumandanı General Trikopis'in eşyası arasında ganimet alınan kılıcını zatıalii biraderanelerine takdim ediyorum, Efendim.

Mustafa Kemal Atatürk - 2 Eylül 1922

General Trikopis, 26 -30 Ağustos tarihleri arasındaki Türk Taarruzu sırasında İzmir’e doğru çekilirken Murat Dağı yakınlarında Çalköy’de, maiyetiyle birlikte 2 Eylül 1922’de esir düştü.

Batı Cephesi kumandanı İsmet Paşa anılarında şöyle anlatır:

Esirler arasında Yunan Kolordusu kumandanı General Trikopis, 2. Kolordu Kumandanı General Diyenis ile yüksek rütbeli birçok kumandan da vardı. Generalleri bana getirdiler. Gayet yorgun bir haldeydiler. Dudakları şişmiş, çay ikram ettim, beraber çay içelim dedim. Çay içecek halleri yoktu, içemiyorlardı. Kendilerine arkadaşça, iyi muamele ettik. Hep beraber oturduk, muharebeden bahsettik. Kendilerinin iyi muharebe ettiklerini, talihin yaver olmadığını söyledim. Arkadaşça konuşalım dedim. Muharebenin başından beri, buraya gelinceye kadar, düşmanın muhtemel hareketlerine dair zihnimden geçen ve yapmasını tahmin ettiğim teşebbüsleri birer birer Trikopis’e anlattım. Trikopis ve Diyenis ile muharebe safahatını uzun uzadıya konuştuk, münakaşa ettik. …Konuşmalarımız bitince palaskamı, kılıcımı taktım. Kendilerine, sizi resmi vaziyetimle başkumandana takdim edeceğim dedim. Onları aldım, başkumandanın huzuruna götürdüm. Atatürk çok âlicenap davrandı. Onlarla konuştu, teselli etti. Kendileri çok mütehassıs oldular.

Anlatılanlara göre Atatürk, çok üzgün olan ve intihar etme isteğindeki Trikopis'i teselli etmeye çalışır:

Üzülmeyin general, siz görevinizi sonuna kadar yaptınız. Askerlikte mağlup olmak da vardır. Napolyon da vaktiyle esir olmuştu. Size karşı büyük hürmet besliyoruz. Burada misafirimizsiniz. Buyurun istirahat edin, yakında her şey düzelecektir…

İbrahim Çallı, Mustafa Kemal'in Trikopis'in kılıcını teslim aldığı anı bir temsili bir tabloyla ölümsüzleştirir.

Atatürk, kılıcı TBMM Milli Müdafaa vekili Kazım Özalp'a hediye eder. Kazım Özalp ise kılıcı Harbiye'de bulunan Askeri müzeye bağışlar.

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 13. Cilt, s.236

İnsan maddi, fikri, toplumsal hayat vasıtalarından mahrum, zaruretler içinde kalırsa, hayatta ümitsizliğe düşer, gözlerini geleceğe çevirmeksizin yaşar.

İnceleme ve araştırma için vakit bulamaz. Kendisinde fikir hayatı durur. Hayat, onun için bir esaret olur. İradesinden dahi vazgeçmeye mecbur olabilir.

Anlaşılıyor ki, insanın servet edinmesi lazımdır.

Mustafa Kemal Atatürk - 1930

Vatandaş İçin Medeni Bilgiler kitabı için Atatürk'ün el yazısıyla yazdığı taslaktan

Kaynak: Atatürk'ün Bütün Eserleri, 23. Cilt, s.65

Veritabanında
717 söz
bulunuyor.
Arama
Görüş Bildir

ve Arasında